Koronavirüs Sürecinde Evdeki Büyüklerimizin Bakımı Nasıl Olmalı?

Aralık ayında ortaya çıkan COVID-19 vakalarının, ilk tanımlandığında her ne kadar yabani hayvanlardan bulaştığı söylenmiş olsa da, şu an insan insana bulaşın olduğu da kanıtlandı. Bulaşma, esas olarak damlacık yoluyla olmakta, ayrıca hasta bireylerin öksürme, hapşırma yoluyla ortaya saçtıkları damlacıklara diğer kişilerin elleri ile temas etmesi sonrasında ellerini ağız, burun veya göz mukozasına götürmesi ve temas etmesi de hastalığın yayılmasında önem kazanmaktadır. Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokul Müdürü Dr. Öğr Üyesi Saniye Göknil Çalık, tüm dünyada görülen bu hastalığın yayılma sürecine ve bu süreçte evde yaşlı bakımına dair önemli tavsiyelerde bulundu.

“Hastalık, Yaşlı Bireylerde Olumsuz Seyredebilir”
Sağlık Bilimleri Yüksekokul Müdürü Dr. Öğr Üyesi Saniye Göknil Çalık, virüs ile ilgili detaylara değinerek, “Virüs vücuda girdikten yaklaşık birkaç gün sonra bulaştırıcılık başlamaktadır. Bugüne kadar bildirilen vakalarda hastalık belirtileri özellikle, ilk sırada ateş ve kuru öksürüktür. Sonraki günlerde ilerleyici solunum sıkıntısı ortaya çıkmaktadır. Yaşlı ve genç nüfusta yaygın görülen semptomlar sıklıkla aynı olmakla birlikte yaşlı bireylerde yaşla birlikte vücutta görülen olağan değişime ek olarak sistemik hastalıkların ve kullanılan ilaçların varlığı bu yaş grubunda hastalığın seyrini olumsuz değiştirmektedir. 2018 yılının TUİK verilerine göre ülkemizde nüfusun yaklaşık %9’unu yaşlı bireyler oluşturmaktadır.” dedi.  

“Tedbir Almak, Hastalıkla Uğraşmaktan Daha Kolaydır”
Yaşlı bakımı için yapılması gerekenleri anlatan Çalık, “Azımsanmayacak sayıdaki bu hassas grubun korunması için taşıyıcı ya da hasta bireylerden uzak tutularak izolasyonun sağlanması önem kazanmaktadır. Mümkün olduğunca yaşlı bireylerin evde kalması gerekmekte ve birlikte yaşadıkları aile bireylerine çok fazla sorumluluk düşmektedir.” ifadelerini kullandı. Alınması gereken tedbirleri sıralayan Çalık, “Evde yaşayan diğer bireyler de kendi hijyenlerine dikkat etmeli ve evdeki yaşlı bireyle fiziksel temasını olabildiğince kısıtlamalıdır. Yaşlı bireylerle temas öncesi ve sonrası el hijyenine ve bağışıklık sistemini güçlendirebilmek adına yaşlı bireyin beslenmesine dikkat edilmelidir. Yaşlı bireyler ile sosyal temas olabildiğince minimumda tutulmalı ve özen gösterilmelidir. Ayrıca ateş, öksürük ve solunum sıkıntısı gibi belirti bulgular görülüyorsa derhal acil sağlık hizmetlerinden yardım talep edilmelidir.” şeklinde konuşarak yaşlı bireylerin yaşam kalitesini artırmak için fiziksel ve sağlık yapısına uygun ev içi günlük egzersiz ve aktivitelerle desteklenmesini de tavsiye etti.
Tedbir almanın daha kolay olduğunun altını çizen Çalık, “Unutmayalım ki, tedbir almak, hastalıkla uğraşmaktan çok daha kolaydır. Alınabilecek küçük önlemlerle hem kendi hem de evimizde yaşayan yaşlılarımızın sağlığını koruyabiliriz.” dedi.